Spor karşılaşmaları sırasında uzun süre tezahürat etmeyin ve çığlık atmayın.
Performans sonrası gürültülü kulüp veya barlara olabildiğince gitmeyin.
Bar, spor salonu, aile toplantıları, otobüs ve uçak gibi gürültülü ortamlarda sesinizi duyurmaya çalışmak için yüksek sesle konuşmayın.
Sesli hapşırmayın. Normal ses çıkarın ancak ekstra ses çıkarmayın.
Esneme sırasında ses çıkarmayın.
Performans öncesindeki gece geç saatlere kadar uyanık kalmayın.
Uygun amplifikasyon olmaksızın açık havada şarkı söylemeyin.
Ardı ardına öksürmeyin ve boğazınızı sık sık temizlemeyin. Kronik öksürüğünüz ve alışkanlık haline gelen boğaz temizlemeniz varsa nedeninin araştırılması için bir ses hastalıkları uzmanına gidin ve tedavi olun.
Soğuk algınlığı veya larenjiti takiben konuşmayın veya şarkı söylemeyin.
Yutkunurken ağrı duyuyorsanız şarkı söylemeyin.
Rahat olduğunuz düzeyden daha yüksek veya alçak perdede söylemek için sesinizi zorlamayın.
Uzun süre şarkı söylemeyin. Şarkı söyledikten sonra ses kısıklığınız oluyorsa bir şeyler yanlış demektir.
Uzun süre fısıldamayın.
Nefes alırken göğüs kafesiniz ve omuzlarınızı yükseltmeyin.
Ses imajınızı değiştirmeyin. Doğal konuşma sesinizi değiştirmeyin.
Performans günü çok konuşmayın.
Ses konusunda uzmanlaşmış bir kulak burun boğaz uzmanına danışmadan antihistaminik ilaçlar (allerji ilaçları) kullanmayın.
Algınızı bozacak şeyler (alkol, diazepam gibi) kullanmayın.
Steroid kullanmayın (ses perde ve kalitesinde değişikliklerine yol açabilir).
Sağlıklı bir ses dileklerimle.
Bunlar da İlginizi Çekebilir
Fonotravma Ve Ses Hastalıkları
Ses tellerinin iyi huylu hastalıklarının büyük kısmının oluşumuna tekrarlayan ses teli travması (fonotravma) neden olur. Ses teli nodülü, ses teli polibi, ses tellerinde Reink
Ses teli skarı, ses telinin epitel ve lamina propria tabakalarının hasar görmesi sonucu oluşan bir klinik durumdur. Ses tellerinin etkin olarak çalışabilmesi için, çok katmanlı yapısının sağ
Modern laringolojinin kurucularından olan Hans von Leden, ses kalitesi ve ses perdesini değiştiren işlemleri tanımlamak için 1963 yılında ilk kez “fonocerrahi” tanımını kullanmıştır.