Kekemelik

Kekemelik Ne Zaman Başlar?

Pek çok anne-baba, çocuklarının kekemelik probleminin ne zaman ve ne şekilde başladığı sorulduğunda benzer bir hikaye anlatırlar. Genellikle çocuklarının 3-4 yaşlarına kadar gayet düzgün konuştuğunu, hatta konuşmaya erken başladığını, ancak birden bire konuşmasının bozulduğunu söylerler. Genellikle bu yaşlar çocuğun yuvaya başladığı yaşlardır. Yine bu yaşlarda çocuklar kısa tatiller için anne babadan bir süre ayrı kalırlar. Dolayısıyla ebeveynler çocuklarının konuşmalarının birden bire bozulmasını ayrı kalma, yuvaya başlama ya da o sırada gerçekleşen başka bir yaşam değişikliği gibi olaylarla ilişkilendirirler. Bunun yanı sıra herhangi bir olaydan veya nesneden çok korkma, herhangi bir duruma çok üzülme gibi, çocuğun duygu durumundaki ani değişikliklerin de konuşmasını etkileyebileceği düşünülür.   Bazı ebeveynler ise, çocuklarının konuşmaya başladığı ilk zamandan itibaren kekelediğini, hiçbir zaman akıcı konuşamadığını ve bunun nedenini anlayamadıklarını bildirirler.

Kekemelik Genetik midir?

Kekemelikte genetik etki diğer kompleks konuşma bozukluklarındakilerden daha güçlüdür. Kekemeliğin tek yumurta ikizlerinin her ikisinde birden görülme oranı %60 ya da daha fazla iken, çift yumurta ikizlerinde her ikisinde birden görülme oranı %20-26’dır (Riley, 2003). Bir ailede kekemelik öyküsü yoksa, o ailede doğacak olan bir çocuğun kekeleme olasılığı azdır. Ancak, bir çocuğun anne ya da baba tarafındaki akrabalarından herhangi birinde kekemelik öyküsü varsa, o çocukta kekeleme davranışının görülme olasılığı yaklaşık %40-60 oranında artmaktadır (Cebiroglu, 1982; Shames, 1998).

Kekemelik Nasıl Oluşur?

Kekemeliğin nedeni ebeveynler kadar araştırmacıların da merak ettikleri ve hala kesin bir cevap bulamadıkları bir sorudur. Günümüzde kekemeliğin nedenlerine dair ileri sürülmüş pek çok farklı kuram vardır. Bunların hiçbiri kesin ve net bir şekilde kekemeliğin nedenini ortaya koyamamıştır. Ancak, kekemeliğin nedeninin psikolojik olmadığı bilimsel olarak kabul edilen bir gerçektir. Yani hiçbir çocuk, korktuğu ya da üzüldüğü için kekeme olmaz. Bu gibi duygusal durumlar, eğer çocukta genetik bir yatkınlık söz konusu ise (birincil derecede akrabalarında kekemelik öyküsü varsa) tetikleyici rol oynayabilir. Duygusal durumlar kekemeliğin şiddetini arttırır, fakat doğrudan doğruya kekemelin nedeni değildir. Öyle olsaydı aynı duyguları yaşan tüm çocukların kekeme olması gerekirdi! Kekemeliğin nedenini biyolojik ya da fizyolojik yapıdaki farklılıklarla, kişilik özellikleriyle veya birtakım şartlanma kuramlarıyla açıklamaya çalışan yaklaşımlar giderek popülerliklerini yitirmektedirler.

Günümüzde kekemeliğin nedenine ilişkin olarak yapılan çalışmalar giderek beynin çalışma sistemi üzerinde odaklanmaktadır. Akıcı konuşan bireylere kıyasla, kekemeliği olan bireylerin beyin aktivitelerinde ne gibi farklılıkların olabileceğini araştırmak üzere “positron emission tomography (PET)”, “functional magnetic resonance imaging (fMRI)” ve diğer beyin görüntüleme tekniklerinden yararlanılmaktadır. Yapılan araştırmalarda, kekeleme anında sağ hemisferde ortaya çıkan sıra dışı aktivasyonun terapiyle ya da akıcılığı arttıran stratejilerle azaldığı ve temporal lobda yetersiz aktivasyon olduğuna ilişkin genel bir uzlaşma olduğu görülmektedir. Ancak, bulgular arasında önemli farklılıklar da bulunmaktadır (Ingham, 2003).

kekemelik

Bunlar da İlginizi Çekebilir

foniyatride-guncel-yaklasimlar

Foniyatride Güncel Yaklaşımlar

Fırat Dicle Havzası Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Derneği’nin davetlisi olarak 12 Aralık 2019 akşamı Elazığ Akgün Otel’de yaklaşık 60 kişilik bir gruba “Foniyatride Güncel Yaklaşımlar” konu

Avrupa Foniyatristler Birliği Ses Komitesi toplantısı

gunun-olgusu-iki-tarafli-ses-teli-felci

Günün Olgusu – İki Taraflı Ses Teli Felci

35 yaşında kadın hastamızda tiroid kanseri ardından gelişen iki taraflı ses teli felci. Videolaringostroboskopik muayenede her iki ses teli hareketlerinin, özellikle soluk alma sırasında belirgin hale

RANDEVU TALEBİ

* Lütfen form alanlarını giriniz, bilgileriniz gizli tutulmaktadır.